1995 Yılı Ödül Sahibi: Türkiye Kızılay Derneği

1995

Türkiye Kızılay Derneği 11 Haziran 1868 tarihinde “Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti” adıyla kurulmuştur. Savaş alanında yaralanan askere ve silahlı çatışmalardan etkilenen sivil halka hiçbir ayırım gözetmeden yardım eden Kızılay’ın nihaî hedefi, “insaniyet yoluyla” evrensel barışı sağlamaktır.

Kızılay, 1877-1878 Türk-Rus Savaşından bu yana, Türkiye’nin taraf olduğu tüm silahlı çatışmalarda, cephe gerisinde kurduğu seyyar hastanelerde binlerce yaralı Mehmetçik’in, dost ve düşman askerinin bakım ve tedavisini sağlamış; Türk ve düşman savaş esirlerine gereken insancıl yardımları yapmış, savaştan etkilenen sivil halkın bakımı ve korunması için çaba göstermiş; gerek yurdumuzda, gerek başka ülkelerde vuku bulan doğal afetlerden etkilenen felaketzedelerin bakımını, barınmasını ve beslenmesini sağlamış; korunmaya muhtaç pek çok insana gereken sosyal yardım ve hizmetleri sunmuştur.

Uluslararası toplulukla ilişkilerini “yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesi üstüne inşa eden Cumhuriyet yönetimi döneminde Kızılay’ın barışa katkı oluşturan nitelikteki bazı önemli insancıl faaliyetleri ana hatlarıyla şunlardır:

  • 1923 ve 1924 yıllarında Türk ve Yunan Savaş esirlerinin karşılıklı olarak ülkelerine iadelerine aracı olmak
  • Aynı yıllarda, “Türk-Yunan Ahali Mübadelesi” kapsamında ülkemize gelen yarım milyon Türkün nakli ile geçici barınmalarına ve bakımlarına yardımcı olmak
  • 1926 ile 1931 yılları arasında Rusya’da, İran’da, Suriye’de, Irak’ta, Suudi Arabistan’da ve Yemen’de kalan savaş esiri veya göçmen Türklerin yurda dönmelerine yardım etmek
  • 1930’da Ermenistan ve Yeni Zelanda’da, 1934’de Hindistan’da, 1935’de İran’da ve 1938’de Şili’de vuku bulan depremlerden; 1935’de Salvador’da ve 1940’da Finlandiya’da ve Bulgaristan’da ortaya çıkan selden etkilenen felâketzedelere yardım göndermek
  • 1936 yılında İtalya’nın saldırdığı Habeşistan’a ilk yardım malzemesi ulaştırmak
  • 1938’de Fransa’ya sığınan İspanyol mültecilerine yardım etmek
  • 1941’de Alman işgali nedeniyle Türkiye’ye sığınan Yunanlı mültecilere bakmak
  • 1942 ve 1943 yıllarında Alman işgali altındaki Yunanistan’a Türk gemileriyle 13 seferde 24 bin ton gıda ve çeşitli giyecek göndermek
  • Aynı yıllarda, Almanya’daki İngiliz, Fransız, Belçikalı, Norveçli, Polonyalı ve Yugoslav; Mısır’daki Alman ve İtalyan savaş esirlerine yiyecek ve giyecek göndermek
  • 1942 ve 1943 yıllarında İzmir ve Mersin limanlarında yaralı, hasta veya malul Alman, İtalyan ve İngiliz savaş esirlerinin ülkelerine iadesini sağlamak

Kızılay, İkinci Dünya Savaşını izleyen dönemde de, Ortadoğu’daki Filistinli mültecilere, başta Yunanistan, eski Yugoslavya, Romanya, İran ve Pakistan olmak üzere depremden ve diğer doğal afetlerden etkilenen ülkelere imkânları ölçüsünde insancıl yardım yapmıştır. Yine bu dönemde, üyesi olduğu Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Federasyonu aracılığıyla, gelişmekte olan ülkelerin ulusal derneklerinin kalkınmasına da katkıda bulunmuştur. Bununla beraber, bu dönemde Kızılay, daha çok, ülkemizi etkileyen doğal afetler ile sağlık ve sosyal yardım alanlarında üstlendiği görev ve sorumlulukların gereğini yerine getirmekle uğraşmıştır.

Bunlara ilaveten Kızılay, Kore harbinde, tespit edilen uluslararası kurallara göre yapılan esir değişimi operasyonuna bir ekip göndererek fiilen katılmıştır. Pakistan-Hindistan savaşında Kızılay, uluslararası Kızılhaç ve Kızılay temel ilkelerine göre hizmet görmek üzere sahra hastanesi ve tıbbî ekip göndermiştir. 21. Uluslararası Kızılay ve Kızılhaç Konferansı 1969 yılında Kızılay’ın ev sahipliğinde İstanbul’da yapılmıştır. Bulgaristan ile yapılan göç anlaşması uyarınca yurdumuza gelen soydaşlarımızın barınma, iaşe, sağlık vb. ihtiyaçları karşılanmıştır. Kıbrıs Barış Harekâtı esnasında da gerek Tüzüğün, gerekse Uluslararası sözleşmelerin kendisine verdiği görevleri eksiksiz yerine getirmiştir.

1980’li yıllarda, dünyada ve özellikle Türkiye’ye yakın bölgelerde ortaya çıkan siyasal ve sosyal gelişmeler, iç karışıklıklar, silahlı çatışmalar, kıtlık ve kitlesel iltica olayları, Devletimizin dış güvenliğini ve ilişkilerini olduğu kadar, Kızılay’ın çalışmalarını da etkilemiştir. Devletiyle, milletiyle ve Kızılay’ı ile Türkiye, uluslararası etkinliği olan insancıl faaliyetlerle daha yoğun ilgilenmeğe başlamıştır.

İran-Irak savaşı sürerken, 1985 yılında tarafların isteği üzerine yaklaşık 1000 yaralı veya ağır hasta Iraklı savaş esirinin Uluslararası İnsancıl Hukuk hükümleri uyarınca ülkelerine iadesini sağlamıştır.

1985-86 yıllarında, bir Kızılay yardım ekibi Somali’de kuraklık ve açlıktan etkilenen 200 bin kişiye 90 gün süreyle yaklaşık 2000 ton yiyeceği doğrudan dağıtmıştır.

Eylül 1986’da Yunanistan’da ve Aralık 1988’de Ermenistan’da vuku bulan depremlerde, Kızılay, bu ülkelere ilk yardım getiren yabancı ülke kuruluşu olmuştur.

1988’de Halepçe olayları üzerine Irak’tan ülkemize sığınan 56.000 Kuzey Iraklı Kürdün; 1989’da Bulgaristan’dan kaçan 330 bin soydaşımızın; 1990’da Irak’ın Kuveyt’i işgali üzerine buradan tahliye edilen 66 ülke vatandaşı yaklaşık 60 bin kişinin ve körfez Savaşı sırasında Türkiye’ye sığınan yaklaşık 11.000 asker ve sivil Iraklının Kızılay’ın kurduğu çadırlı kamplarda ilk sağlık bakımları, iaşe ve ibateleri sağlanmıştır.

Nisan 1991’de Bağdat yönetiminin Kuzey’deki vatandaşlarına karşı başlattığı silahlı saldırı sonucu bir kaç gün içinde 466.000 kişi Türkiye’ye sığınmıştır. Yakın geçmişin bu büyük sığınma olayında Kızılay, Devletinin yanında, uluslararası âlemin takdirini ve övgüsünü kazanan başarılı bir yardım çalışması gerçekleşmiştir.

Bu olaylar devam ederken, Bosna-Hersek’e karşı Sırp saldırıları başlamış ve Kızılay Kasım 1991’de ilk yardım konvoyunu Saraybosna’ya ulaştırmıştır.

1992 ve 1993 yılları Devletimizin ve Kızılay’ın en kapsamlı ve en yoğun uluslararası insani yardım çalışmalarının yapıldığı dönem olmuştur. Bu dönemde Kızılay başta Erzincan depremi olmak üzere ülkedeki afetlerde sorumlu olduğu hizmetlerin gereğini aksatmadan yürütmüş ve bütün bunlara ilaveten Türkiye’nin dış insani yardımlarını gerçekleştirme görevini de başarı ile üstlenmiştir.

1992 yılı başından 1993 yılı sonuna kadar devletimizin, milletimizin ve Kızılay’ın katkılan ile gerçekleştirilen dış insancıl yardımların değeri 215.967.820 Amerikan Dolarına baliğ olmuştur. Adriyatik kıyılarında Arnavutluk, Bosna ve Hırvatistan’dan Moğolistan’a, Rusya Federasyonu’ndan Somali’ye kadar yayılan geniş bir coğrafi alanda bulunan 36 değişik ülkeye Kızılay aracılığı ile ulaştırılan toplam 281.537 ton ağırlığındaki aynî yardımlar, 167 nakliye uçağı 43 gemi ve 652 kamyon ile taşınmıştır.

Ayrıca, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin bütün üye ülkeleri ve onların insancıl yardım kuruluşlarını Kuzey Irak’ta yürütülen yardım ameliyesine katılmaya davet eden 688 sayılı kararı uyarınca Devletimizin aldığı karar üzerine Kızılay, 23 Eylül 1993 tarihinde Kuzey Irak’ta Dohuk, Erbil ve Süleymaniye’de yerleştirdiği yardım ekipleri aracılığı ile bir yıl boyunca her ay en az 100 bin kişiye gıda, ilaç ve benzeri temel ihtiyaç maddeleri dağıtımını öngören ve toplam 13,5 milyon Dolara baliğ olacak önemli bir yardım operasyonu başlatmıştır. Bu kapsamda 1994 yılı sonuna kadar toplam 250.000 ailede 1.560.000 nüfusa 13 bin ton gıda doğrudan dağıtılmış, bölgenin ilâç, diğer sağlık malzemesi ile eğitim araç ve gereç ihtiyacı sağlanmıştır.

Bundan başka, Azerbaycan’da Ermeni saldırıları sonucu evini barkını terk etmiş insanlar için Ağdam bölgesinde Berde ve Ağcabedi mevkilerinde 2400 çadırdan oluşan toplam 15.000 kişi kapasiteli 2 çadır kent kurmuştur. 1994 yılı başında faaliyete geçen Berde kampında 7 binden ve Ağcabedi kampında 5 binden fazla göçmen Azeri’nin iaşesi, sağlık bakımı ve çocuklarının eğitimi Kızılay tarafından sağlanmıştır.

Kızılay, 1994 yılında Kuzey Irak, Irak-Bağdat, Gürcistan, İnguşetya, Filistin, Nahçıvan, Arnavutluk, Türkmenistan, Moldava ve Moldava’da yaşayan Gagauz Türkleri, Kırgızistan, Mısır, Bosna-Hersek, Özbekistan, Abhazya, Azerbaycan, Ukrayna, Ruanda, Keşmir ve Belarusya’ya (Beyaz Rusya) 250 ton civarında muhtelif ilaç, gıda, battaniye, çadır, giyim eşyası ve benzeri yardım malzemesi göndermiştir. Ayrıca yine aynı yıl içerisinde Bosna-Hersek’e 50.000, Cibutiye 10.000, Malawi, Ruanda ve Gine’ye 5’er bin ve Türkmenistan’a 2.500 Amerikan Doları ile Venezuela’ya da 7.500 İsviçre Frangı nakdî yardım yapmıştır.

1995 yılının ilk dört ayında Çeçenistan, Bosna-Hersek, Afganistan, Abhazya, Irak-Bağdat, Azerbaycan ve Beyaz Rusya’ya; Afganistan’a gönderilen 3.5 milyon Dolar değerindeki tam teşekküllü bir hastane de dahil olmak üzere 185.250.001.900.- (4.404.224 Amerikan Doları) Türk Liralık muhtelif ilaç, gıda ve giyim yardımında bulunmuştur. Yine 1995 yılı içerisinde Kızılay deprem felaketine uğrayan Japonya’ya 10.000 Amerikan Doları (410.000.000.-TL.) ve cezaevinde bulunan Türk uyruklu mahkûmlara yardım amacıyla Mısır’a da 4.500 Alman Markı nakdî yardım yapmıştır,

Kızılay’ın, üyesi olduğu uluslararası Kızılhaç ve Kızılay topluluğu ile paylaştığı ortak görüşe göre, “barış”, sadece “harp halinin” var olmadığı bir ortamı değil, aynı zamanda bütün devletler ve insanlar arasında, insana, insan haklarına ve hukuka saygı, karşılıklı anlayış, kaynakların hakça dağılması ve anlaşmazlıkların dostane çözümü ilkelerine dayanan sürekli ve dinamik bir işbirliği sürecini de anlatır.

Bu kapsamda Kızılay’ı, bazı örnekleri ana çizgilerle yukarıda belirtilen faaliyetlerinden silahlı çatışma durumuna ilişkin olanları savaş meydanına atılmış barış tohumu gibi görmek gerekir.

Yunanistan ve Ermenistan, depremleri örneklerinde olduğu gibi, dost ve düşman arasında hiçbir ayırım gözetmeden, insan ıstırabını hafifletmek ve onun hayatını ve sağlığını korumak amacıyla yaptığı yardımlar, “insaniyet yoluyla” barışa katkı olarak değerlendirilmelidir.

Kızılay, hem ikili, hem bölgesel ve uluslararası düzeyde barışı ilgilendiren konularda da etkinlik göstermiştir. Yunan Kızılhaç’ı ile Kıbrıs’a ilişkin bazı insancıl sorunların çözümünde, Bulgar Kızılhaç’ı ile Bulgaristan’daki soydaşlarımıza yönelik baskılar konusunda ve Irak Kızılay’ı ile Körfez bunalımı kapsamında sürdürdüğü temaslar, Kızılay’ın barışçıl çabalarına bazı örneklerdir. Balkan ve Akdeniz Konferansları gibi bölgesel toplantılarda, işgal altındaki Filistinlilere ve Bosna-Hersek’e İnsanî yardım ve koruma sağlanması gibi barışı yakından ilgilendiren konularda Kızılay etkin bir rol oynamıştır.

Kızılay’ın uluslararası işbirliğine gittikçe daha çok katılımı ve barışa katkı niteliğindeki çalışmaları, onun üyesi olduğu Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Federasyonu içindeki durumunu da güçlendirmiştir. Kızılay, 162 üyesi bulunan Federasyonun, 25-28 Ekim 1993 tarihlerinde İngiltere’nin Birmingham kentinde yapılan Genel Kurul toplantısında, kuruluşun Yürütme Kurulu’na adaylığını koymuş ve Avrupa Kıtasına tahsis edilen 4 üyelik için mücadele eden 11 Avrupa ülkesi ulusal kuruluşu arasında, geçerli oyların % 60’ına yakınını alarak Almanya, Fransa ve Danimarka ile beraber seçilme başarısını göstermiştir. Kuşkusuz, Kızılay’ın hiçbir ayırım yapmadan insan acısının bulunduğu pek çok ülkeye insanî yardım yapma çabası ve evrensel barışa katkıda bulunan çalışmaları bu sonucun elde edilmesini sağlamıştır.

Kurulduğu 11 Haziran 1868 tarihinden bu yana Kızılay, “hiçbir milliyet, ırk, din, cinsiyet, sosyal durum veya siyasal inanç farkı gözetmeden”, yurt içinde ve yurt dışında, insanın acısını önlemesi veya hafifletmesi, insan hayatını ve sağlığını koruması ve kişiliğe saygı gösterilmesini sağlaması, ihtiyaç anında dayanışmanın, ıstırap anında eşitliğin ve savaşta insancıllığın simgesi olması, insanlar arasında karşılıklı anlayışı, dostluğu, saygıyı, işbirliğini ve sürekli barışı geliştirmeye çalışması gerekçeleri doğrultusunda ödülün Kızılay’a verilmesi uygun görülmüştür.